31 Mart 2014 Pazartesi

 
 
 
Coğrafi Bilgi Sistemlerinin (CBS) Sosyal Bilgiler Eğitimine Katkısı
Sosyal Bilgiler dersi öğrencileri hayata hazırlayan ve toplumla bütünleşmesini sağlayan
derslerin başında gelmektedir. Bu sebeple, bu dersin uygun yöntem ve tekniklerle anlatılması
eğitimli bir toplumun oluşması ısından büyük önem taşımaktadır. Son yıllarda hazırlanan
Sosyal Bilgiler programlarında, öğrencinin derse katılımını sınırlandıran öğretmen merkezli
geleneksel yöntemler yerine, öğrencinin derse aktif olarak katıldığı yeni öğretim yöntemlerinin
benimsenmesi gerektiği üzerinde durulmuştur. Ancak bu öğretim yöntemlerinin öğretmenler
tarafından yeterince uygulanmadığı görülmektedir. Bunda öğretmenlerin yeterli bilgiye sahip
olmayışı, uygun fiziki koşulların sağlanamayışı gibi nedenler etkili olmuştur. Bu eksikliği tespit
ederek daha etkili bir Sosyal Bilgiler Öğretiminin yapılabilmesi için, Coğrafi Bilgi Sistemleri
teknolojisi ile diğer teknolojik gelişmelerden yararlanılması gerektiği üzerinde duran bu çalışma,
literatür taraması yapılarak hazırlanmıştır.
Coğrafi Bilgi Sistemleri (CBS)‟nin okullarda yaygın bir şekilde kullanılması, konuların

öğrencilere kapsamlı ve sistemli bir şekilde aktarılmasını sağlayarak etkin öğrenmeye hız

kazandıracaktır. CBS destekli öğretim yöntemi, Coğrafya dersinde öğretmene yardımcı olarak

dersin amaçlarını, içeriğini ve değerlendirme etkinliklerini daha işlevsel bir hale getirmektedir. Bu

araştırmada da CBS destekli öğretim yönteminin dersin hedeflerine ulaşma düzeyine etkileri

belirlenmeye çalışılmıştır. Bu amaçla, Siirt Üniversitesi, Eğitim Fakültesi İlköğretim Sınıf

Öğretmenliği programına (1.sınıf) kayıtlı toplam 60 öğrenci deney ve kontrol grupları olarak

belirlenmiştir. Genel Coğrafya dersi kapsamındaki “
Nüfus”
ünitesi, deney grubuna CBS destekli

öğretim yöntemi, kontrol grubuna ise düz anlatım (klasik) yöntemi esas alınarak anlatılmıştır.

Kontrol ve deney gruplarına ön test ve son test uygulanmış, sonuçlar betimsel istatistik “t testi” ile

analiz edilmiştir. Analiz sonucunda, CBS destekli öğretim yönteminin Genel Coğrafya dersinin

hedeflerine ulaşmadaki etkisi belirlenmeye çalışılmıştır.

Kaynak:
Ahi Evran Üniversitesi Kırşehir Eğitim Fakültesi Dergisi (KEFAD) Cilt 10, Sayı 1, (2009), (81-90)
Nurettin ÖZGEN
Raziye OBAN ÇAKICIOĞLU

Kilis Üniversitesi, Muallim Rıfat Eğitim Fakültesi, İlköğretim Bölümü, Kilis.
Nihat ŞİMŞEK













 
 
 
 
 

28 Mart 2014 Cuma

 
Coğrafya İle İlgili Süper Görseller
 
 
 
ÇİN



Sümela Manastırı/ TRABZON



ANDROMEDA GALAKSİSİ



AVUSTRALYA KÖMÜR MADENİ YANGINI



HİMALAYALAR



İRAN



İTALYA GÜN DOĞUMU



KANADA



KAPADOKYA



KUM TAŞI ARİZONA



KUZEY KORE



MARDİN



MEKSİKA



PATARA ANTALYA



MISIR PİRAMİTLERİ



SAMSUN



SARKIT



TOZ FIRTINASI ABD



VOLKANİK TOPLAR VADİSİ KAZAKİSTAN



ZÜMRÜT HAVUZU ABD



ÇİN

 
Coğrafyanın Geleceği

Coğrafya geçmişte olduğu gibi gelecekte de çok büyük önem arz eden bir dilim olacaktır. Öncelikle bu dersin müfredata konulması geleceğimiz olan çocuklarımızın daha fazla bilinçlenmesini sağlamaktadır. Özellikle bu derste çok fazla görsel materyal kullanma şansı, öğrencilerin çevreye daha duyarlı olmasını sağlamıştır. Mesela  atıklar sorununu ele alırsak, coğrafya ilmi sayesinde insanlar bunu katı, sıvı ve evresel atık diye kategorileştirebilmiştir. Bu sayede doğada kaybolmayan atıklar geri dönüşüme çevrilmiştir. Bunun yanı sıra benim en önemli gördüğüm noktalardan biri de coğrafyanın yurt savunmasında ki etkisi. Gelişmekte olan bu ilim sayesinde dışarıdan gelebilecek tehlikere karşı savunma mekanizmaları geliştirilmiştir. Zaten ülkesinin coğrafi konumlarına hakim olmayan bir birey yurt savunması noktasında zayıf kalır. Bakıldığı zaman Fen- Edebiyat fakültelerinde bu bölümün kapatılması ya da atamalarını hiç göstererek bu bölümün tercihinin en aza indirilmesi göz boyamadır. Çünkü artık insanlar bu ilmi sadece okullarda öğretilen bir ders konumundan çıkarmış; internet, televizyon gibi iletişim araçlarından belgeseller ve görseller aracılığıyla bilgi sahibi olmaktadırlar. Yine yapılan coğrafya seyahetleri çevresel güzelliklerin insanların tabiri caizse informal biçimde öğrenmesini sağlamaktadır. Kısacası  coğrafya yaşadığımız hayattır, önemini hiç bir zaman kaybetmeyecektir.
Neden Coğrafya Öğreniriz

Coğrafya öğrenmemizin nedenleri arasında ilk olarak yaşadığımız olayları anlamlandırmamız yer almaktadır. Coğrafya öğrenen bir kişi, ülkesinin ekonomosine ve kalkınmasına katkıda bulunabilir. Çünkü coğrafya öğrenen bir birey ülkesi hakkında bilgi edinir, neyin nasıl olması gerektiğini hesaplar, çözümler üretir. Coğrafya öğretiminin amacı, yaşadığımız alandan başlayarak ülkemiz ve dünya ile ilgili coğrafi bilinç kazanmaktır. Bu amaç doğrultusunda;
*Doğa ve insanı tanıyıp anlayarak mekanı doğru ve etkin kullanmak
*İnsan ve doğa arasındaki ilişkiyi farketmek
*Geleceği düşünürek çevreyi korumak
*Milli değerlere bağlı, coğrafi değerlerin 'vatan bilincinin' kazanılmasındaki önemini özümsemek
*Dünyanın ve insanlığın korunmasında sorumluluk sahibi olmak
*Harita okumak, bilgi teknolojilerini kullanmak, coğrafi bilgileri sorgulamak.
Şimdi de bazı bilim insanlarının neden coğrafya öğreniyoruz sorusuna verdiği cevapları bakacak olursak;
 Amasyalı Strabı'ya göre 'Coğrafya, toplumsal yaşam ve yönetme sanatı açısından taşıdğı sınırsız öneme ek olarak, kara ve okyanusta yaşayanlar, bitki örtüsü ve dünyanın çeşitli kesimlerinin özellikleri ve ürünleri konusunda bizlere bilgi verir. Bu bilgi insanı yaşam ve mutluluğa ilişkin büyük sorunlarının ciddi biçimde bilincinde kılar.
Modern coğrafyanın başlangıcı kabul edilen 17. yy'da yaşamış Alman Bernardus VARENUS coğrafyanın öğrenilmesi gerektiğini şu şekilde açıklamaktadır:
1-Değeri yüzünden- yeryüzünde yaşayan ve diğer hayvanların çok ötesinde nedensellikle donanmış insana en yüksek derecede uygun olduğu için- gereklidir.
2-Aynı zamanda hoştur- yeryüzünün sahip olduğu varlıkları ve  bölgelerini düşünmek, yorumlamak gerçekten vakit ayırmaya değer bir tazelenme olacaktır.
3-Olağanüstü yararlılığı ve kullanabilirliği yüzünden gereklidir; ne teologlar, ne tıp adamları, ne yargıçlar ne tarihçiler ne de eğitilmiş kişiler engellerle karşılaşmaksızın kendi alanlarında ilerleme isteklerini coğrafya bilgisi olmaksızın başaramayacaklardır.
Hayati Doğanay ise coğrafya sevgisini üç başlık altında incelemiştir:
1-Yurt sevgisinde coğrafya: Coğrafya dersi genel kültür kazandırma işlevinin ötesinde bireylerde yurt sevgisinin gelişip kökleşmesinde de önemli bir rol üstlenmektedir. Naturalist felsefe akımının 17. yy'da Avrupa'da doğuşunda coğrafya seyahatleri önemli rol oynamıştır. JJ.Rousseau- J.Dewey gibi fikir adamları genellikle coğrafi çevrenin güzelliklerini yerinde gözleme almışlardır.
2-Yurt savunmasında coğrafya: Askerlik ilminde coğrafya ilmi ve coğrafi görüşleri  etkinrolü bulunmaktadır. Gerçekte strateji, Jeostrateji ve Jeopolitik gibi siyasal ve askeri ilimler ya da teknikler, aslında temelleri coğrafya ilminden oluşmuş ilimlerdir.
3-Yurt yönetiminde coğrafya: Devleti yönetenlerin yönetimde başarılı olmalarının bir tek yolu vardır. Ülkenin sorunlarını doğru teşhis etmek ve sorun çözeceği sahayı yeterince tanımaktır.Özellikle bölgesel ekonomik ve sosyal sorunlar, büyük ölçüde çevrenin doğal koşulları ile ilgilidir.

Kaynaklar:
*Lise 9.Sınıf Coğrafya Kitabı
*Adem SEZER
Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi
Eğitim Fakültesi

Dünyanın En Yaşanabilir YeriDünyanın en yaşanılabilir yeri İsviçre'dir.Çünkü burada kişi başına düşen net olmayan yerli ürün bakımından dünyadaki en zengin ülkelerden biridir ve her bir yetişkin için en yüksek malvarlığına sahiptir. Zürih ve Cenevre gibi iki küresel kent ve ekonomik merkez olan şehirlere sahiptir. İkinci büyük BM merkezi de dahil olmak üzere çok sayıda uluslararası organizasyonun ev sahibidir. Avrupa seviyesinde Avrupa Serbest Ticaret Birliği'nin kurucu üyelerindendir. Büyüleyici bir doğaya sahip küçük ülke İsviçre´nin yüz ölçümü yaklaşık olarak bizim Trakya bölgemize eşittir. Buna rağmen Avrupa´nın çatısı olarak nitelenen dağlar, göller, ormanlar ve karlarla kaplı İsviçre, endüstrisi en fazla gelişen ve dolaysıyla dünyanın en zengin ülkesi. Dünyanın en güzel sonbaharı Almanya ve İtalya arasında bulunan ve Avrupa´nın en küçük ülkesi olan İsviçre´de yaşanıyor. İsviçre, Avrupa´nın göbeğinde yer alan çok kültürlü, çok dilli küçük bir ülkedir. Beş ülke ile ortak sınırı vardır: Almanya, Fransa, İtalya, Avusturya ve küçük Liechtenstein Prensliği. Bu nedenle İsviçre kıtanın dört yol ağzında sayılır. Uluslararası hava, kara ve tren yollarında odak noktasıdır ve birkaç saatte Avrupa´nın başlıca şehir ve merkezlerinden kolayca ulaşılabilir. Avrupa’nın bir numaralı tatil merkezi olarak sayılabilecek İsviçre, ziyaretçilerine her mevsime özel eğlence seçenekleri sunuyor. Ülkenin değişik yörelerinde değişik tatil seçenekleri bulabilirsiniz. Kayak seçeneğinin yanında; mevsimine göre göllerde yüzebilir, güneyde İtalyan tarzı sokak kafelerinde tatlı yiyebilir, vadilere akan şelalelerin güzelliklerine hayran kalabilirsiniz Birçok insan, dünyanın en güzel sonbaharına İsviçre’de rastlayacağınız konusunda hem fikirdir. Ekimde açılan kış sezonu Nisan’da son buluyor. Açıkhava aktivitelerine meraklıysanız yaz dönemi de Haziran-Eylül arasında ziyaretçilere kucak açıyor. Bunun dışındaki zamanlarda da göl gezileri, bisiklet turları ve kültür aktiviteleri değişik seçeneklerden olabilir. Sadece doğal güzellikleriyle değil, geçmişi ve kültürüyle de İsviçre çok ilginç bir ülkedir. Fransız, Alman ve İtalyan dokusu ülkenin değişik bölgelerinde kendini hissettirmektedir. Kuzeyde Alman disiplinini, güneyde İtalyan sıcaklığını ve batıda Fransız zarafetini bulabilirsiniz. İsviçre yaygın ve gelişmiş demiryolu sistemine sahiptir. Rahat ve dinlendirici olup manzaradan bol bol faydalanmanızı sağlar. Trenler sabah erken saatlerden gece yarısına kadar tarifeli olarak kalkarlar. Bağlantılı trenler kolaydır ve genelde birkaç dakika içinde gelirler. Hem bir yerden bir yere normal biletler hem de tur biletleri İsviçre'deki bütün tren istasyonlarında satılır.

İşte tüm bu sebepler bana göre İsviçre'yi dünyanın en yaşanılabilir yeri kılmaktadır.